HDP’li Garo Paylan’ın 24 Nisan 1915’e yönelik skandal hamlesine tepkiler art arda gelirken bir paylaşım da CHP’li Sezgin Tanrıkulu’ndan geldi. Tanrıkulu, “107 yıl önce 24 Nisan 1915’te yüzlerce Ermeni aydını İstanbul’da gözaltına alınıp, Çankırı, Ayaş, Ankara’ya sürüldü ve zorla kaybedildi” dedi. Tanrıkulu’nun skandal paylaşımı kısa sürede tepkileri de beraberinde getirdi.
Bunun üzerine tepkisini dile getiren Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, "Atatürkçüleri tek tek tasfiye ettiniz ve CHP’yi HDP’leştirmeyi başardınız. Atatürk bu olanları görseydi, sizin bu yazdığınızı okusaydı çok üzülürdü. Siz Atatürk’ü üzdünüz, Zafer Partisi sizi üzecek" dedi. (Kaynak)
Hatta Tanrıkulu’nun bu paylaşımına Millet İttifakı’ndan da tepki geldi. Şöyle ki, Demokrat Parti Genel Başkan Yardımcısı Cemal Enginyurt Tele 1’deki “Türkiye Nereye” programında CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu’na sert tepki gösterdi.
Yüz yıldan fazla bir süre önce yaşananlarla ilgili paylaşımlarda bulunan CHP’li Sezgin Tanrıkulu’na tepki gösteren Cemal Enginyurt, “Dönüp dolaşıp bu milletin tarihini kavgasını yeniden canlandırmaya çalışıyorsunuz ve bu Millet İttifakına zarar veriyor. Emin olun bunlar Millet İttifakına dinamit atıyorlar, bomba koyuyorlar” diye konuştu.
Bu yılın Ocak ayında Tanrıkulu, Belçika'dan yayın yapan PKK kanalı Medya Haber'e konuşmuş, daha önce CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel'in de konuk olduğu kanala açıklamalarda bulunan CHP vekil, AK Parti'nin Kürtlere zulüm uyguladığını iddia etti.
"İBB Başkanına nefes aldırmıyorlar" diyen Tanrıkulu, ayrıca PKK/ KCK'nın amaçları doğrultusunda faaliyet yürüten DİAYDER'e arka çıkmıştı. DİAYDER'in PKK'lı teröristlerin ailelerine verdiği yardım çekleriyle ilgili konuşan Tanrıkulu, "Nedir mesele 100 liralık market kartı. Ya 100 lira 100 lira." ifadelerini kullanmıştı.
Tanrıkulu sözlerinin devamında PKK elebaşı Abdullah Öcalan'ın haklarının ihlal edildiğini öne sürmüştü.
Onun bu hareketine AK Parti Erzurum Milletvekili İbrahim Aydemir tepki göstermiş, CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu'nun terör örgütü PKK'nın yayın organında açıklamalarda bulunmasını eleştirerek, "Bunlar zaten PKK ya da HDP ile paydaş durumdalar." demişti.
Tanrıkulu'nun, açıklamaları sırasında söz konusu medya organında, Türk Silahlı Kuvvetlerinin Kış Kartalı Harekatı'na ilişkin bir altyazının yer aldığını aktaran Aydemir, "İçimizi yakan, paramparça eden bir ifade. CHP milletvekili televizyon programlarına çıkmış, altta 'Gerillalar Zap'ta işgalci Türk ordusuna karşı eylem yaptı.' yazısı geçiyor. Bu nasıl bir haldir, böyle bir rezalet olabilir mi? Atatürk'ün partisi bu. Milli birliği öne alan Atatürk'ün partisinin milletvekilinin yaptığına bakın." değerlendirmesini yapmıştı. Aydemir, vicdanı olan herkesin bundan rahatsız olacağını dile getirerek "Gencecik, 20 yaşındaki evladımız şehit oldu, ama bir CHP'li onların televizyonlarında arzıendam ediyor. Büyük bir rezalet. Bunların ittifaklarının adına bakın sözüm ona Millet İttifakı. Nerede millet? Milletin canı toprağa düşüyor, bunlar neredeler?" diye konuşmuştu. Tanrıkulu'nun, aynı programda "Diyarbakır bir kimliğin kenti" sözünü de sarf ettiğini belirten Aydemir, "Ne demek kardeşim, Diyarbakır bütün bir milletin kenti? Bu, aslında Kürt düşmanlığıdır. Her seferinde söyledik, vatanın her karışı Kürt'e aittir, Diyarbakır'a hapsedemezsiniz. Bu, ayıp bir şeydir, bölücülüktür. Böyle bir rezalet olamaz." demişti.
Daha öncesinde, yani 2020 yılında da Tanrıkulu, sosyal medya hesabında Ermenice ve İngilizce “Asla Unutma” etiketlerini de kullanarak yaptığı paylaşımda, Ermenilerin 24 Nisan 2015 olayları ile ilgili iddialarını sahiplenmişti.
24 Nisan 1915’de gizli ve silahlı Ermeni örgütlerinin lider kadrolarının tutuklanması olayını Ermeni aydınların tutuklanması olarak değerlendiren Tanrıkulu, bu kişilerin sürüldükleri yerlerde zorla kaybedildiklerini ileri sürmüştü.
Halk TV'de katıldığı bir programda HDP'lilerin fezlekeleriyle ilgili konuşan CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, tepki çekecek açıklamalarda bulunmuş, Meclis'e gelmesi beklenen fezlekeyle ilgili, bunun ağır sonuçları olacağını iddia ederek 'Hele hele ABD ve ABD'de yeni gelişen siyasi eğilimler Türkiye bakımından çok daha ağır sonuçlara yol açabilecek bir ortam yaratır. Ekonomi bakımından, dış politika bakımından ağır sonuçları olur.' ifadelerini kullanmıştı.
Öte yandan Sezgin Tanrıkulu, fezlekelerin Meclis'e gelmesi halinde 'Bunun yanlışlığını her ortamda ifade edeceğiz' sözleriyle karara karşı olduklarının altını çizmişti.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun sürekli olarak 'Dostlarımızla iktidara geleceğiz' kavramının altında HDP'nin yattığı değerlendirmeleri sıklıkla yapılırken, CHP'li Sezgin Tanrıkulu bu durumu katıldığı bir telvizyon programında doğrular nitelikte açıklamalarda bulundu. 'Dostlarımız' kavramında HDP'nin kastedildiğini söyleyen Tanrıkulu, "Genel Başkanımız sadece Millet İttifakı'ndaki partileri kastetseydi Millet İttifakı derdi. Kastının bu olmadığını, dostlarımızın geniş bir çerçeveyi işaret ettiğini söylüyoruz" dedi.
HDP'nin büyük baskı altında olduğunu aktaran Sezgin Tanrıkulu, "Bir taraftan genel başkanlar tutuklu, örgütleri büyük baskı altında, partiye karşı kapatma davası açılmış. Biz bunları gören bir siyasi parti olarak şunları söylüyoruz. Dostunuzuz, dayanışma içerisindeyiz, umutsuz olmayın ne yaparsak beraber yapacağız. Bize güvenin" dedi.
HDP’li Ahmet Türk’ün önerisi üzerine Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu tarafından 2010 yılında CHP’ye davet edilen Tanrıkulu, aynı yıl İnsan Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı görevine atlanmıştı. 2011 seçimlerinde İstanbul’dan aday gösterilen Tanrıkulu, dört dönemdir CHP milletvekili olarak Mecliste görev yapıyor. Tanrıkulu 2010 yılında getirildiği Genel Başkan Yardımcılığı görevinden ise 25 Ocak 2016 yılında ayrıldı.
Tanrıkulu’nun, daha sonra Türkiye ile ilgili konularda bilgi kaynaklığı yaptığı ABD’de 'Gölge CIA' olarak bilinen Stratfor adlı kuruluş tarafından kodlandığı ortaya çıkmıştı. Şimdi çoğu partiden tasfiye edilen bazı CHP’lilerin zaman zaman gösterdikleri tepkilere aldırmayan Kılıçdaroğlu, bugüne kadar Tanrıkulu’nu koruma ve sahiplenme tutumunu sürdürdü. (kaynak)
Görünen o ki, Ermeni soykırımı yalanları ve PKK hayranlıklarıyla ilgili söylediklerine de Kılıçdaroğlu bundan sonra da suskunlukla karşılık verecek.