Ukrayna'da da kullanılan daha önce Azerbaycan"ın Karabağ savaşının kaderini değiştirdiği Batı medyası tarafından da övgüyle söylenen Bayraktar yapımı SİHA'lar için Tele 1'de Merdan Yanardağ, tepki çeken eleştirilerde bulundu.
Bayraktar firmasının yerli ve milli imkanlarıyla ürettiği, neredeyse bütün bir dünyanın savaşlarda "oyun değiştirici" gözüyle baktığı TB-2 SİHA'ları, muhalefeti rahatsız etmeye devam ediyor. Suriye, Libya ve Karabağ'da taktik ve operasyonel olarak önemli işler başaran TB-2'ler, son olarak Ukrayna'da Rus askerleri, Rus hava savunma sistemleri ve mühimmat konvoylarının korkulu rüyası oldu. Ukrayna Savunma Bakanlığı'nın paylaştığı pek çok videoda yaptığı operasyonların görüldüğü TB-2'ler hakkında Tele1'in sahibi Merdan Yanardağ'dan skandal bir açıklama geldi.
Oyuncak gibi düşünün
Dr. Merdan Yanardağ canlı yayında İHA ve SİHA'lara oyuncak uçak benzetmesi yaparak: “Selçuk Bayraktar sayın AKP Genel Başkanının damadı. Onun Türkiye'deki SİHA ve İHA üreten bunlar planör. Oyuncak uçak gibi düşünün yani bir uçak teknolojisi filan değil böyle ileri teknoloji filan deniliyor ama yüzde 70’i zaten dışardan gelmiş montajla sağlanıyor her neyse sonuçta bir sanayi evet. Ama öyle yerli ve milli filan değil, montaj sanayi. Neyse burada üretilen İHAlar ve SİHAlar Ukrayna’ya satılıyordu.” sözlerinde bulundu.
Faktyoxla Lab. olarak TELE1’in sahibi Merdan Yanardağ’ın kimliğini ve dünyanın övgüyle bahsettiği Bayraktar TB-2’lerle ilgili neden bu kadar tepkili olduğunu araştırdık.
Geçmişte terör örgütü ‘PKK’nın yayın organı Özgür Gündem gazetesinin Yazıişleri Müdürlüğü yapan oradan ‘ulusalcı’ Aydınlık gazetesinin Yazıişleri Müdürlüğü’ne, sonra da ‘Atatürkçü’ bilinen Tuncay Özkan’ın Kanaltürk’üne geçen ve şimdilerde TELE 1 TV'de Genel Yayın Müdürlüğü yürüten Merdan Yanardağ belki de Türk medyasının gelmiş, geçmiş en garip gazetecisi.
Bu gazetecinin geçmişinde ne ararsanız var: Türkiye’de çiğnenen insan hakları, iptal edilen İstanbul sözleşmesi, ülkenin içinde bulunduğu siyasi, ve ekonomik kriz, öğrenciler, kadınlar ve gazetecileri hedef alan baskılar, Cumhuriyet yönetiminden uzaklaşılması gibi aslında mevcut olmayanı sorunmuş gibi gösterip bu tür konuları ısıtıp ısıtıp kamuoyuna sunan, genel yayın yönetmeni olduğu medya kuruluşlarında Sultan Abdülhamid’i despotizmin, emperyalizmin uşağı aşağılık bir diktatör gibi tanımlamaktan kaçınmayan,
Yazıişleri Müdürlüğü’nü yaptığı terör örgütü gazetesinin haberlerinde, PKK’dan asla “terör örgütü” olarak bahsettirmeyen, terörist başı Öcalan’ın bütün haberlerde, “legal bir partinin lideri”ymiş gibi lanse ettiren Yanardağ sonradan garip bir şekilde Yazıişleri Müdürü olarak atandığı Aydınlık gazetesinde de “Sivas olayları”na giden yolda da son derece çarpıcı haber ve yorumlara imza atmıştı.
Yanardağ’ın Yazıişleri Müdürü olduğu gazete o dönemde toplumda hassas konulardan olan Alevi Sünni çatışmasına zemin hazırlamak adına elinden geleni ardına koymuyor, durmadan ortalığı gerecek yazılar yayınlıyordu. Sonradan yine ilginç bir şekile 2007 yılında kurduğu “Biz kaç kişiyiz?” platformu ve düzenlenen Cumhuriyet mitingleriyle tanınan Tuncay Özkan’ın adeta sağ kolu haline gelen Yanardağ o dönemde sunduğu “5. Boyut” programına konuk olarak PKK’nın yayın organı olan Roj TV’ye çıkarak Türkiye’yi ağır bir dille eleştiren ve bu sebeple çalıştığı Cumhuriyet gazetesinden atılan Erdoğan Aydın’ı almış ve bu yüzden ciddi tepki toplamıştı. Sonrasında “iyi bir para kazanacaklar diye” Tuncay Özkan ile beraber Kanaltürk televizyonunu Fethullah Gülen’in adamı Akın İpek’e sattılar. Merdan Yanardağ, her ne kadar “cumhuriyet tasfiye edilirken Fetullahçı çete ile savaştıklarını” iddia etse de, bal gibi kârlı bir ticaretin peşindeydi.
Sonra köprünün altından sular aktı. Yanardağ, Ergenekon davasından hapse girdi ve çıktı, günler birbirini kovaladı. 2015’in ocak ayında onu bu kez BHH (Birleşik Haziran Hareketi) yürütme kurulu üyesi olarak Aydınlık’a verdiği söyleşide gördük.Yine ilginç şeyler söylüyordu: “HDP Türkiye'nin ilerici, aydınlanmacı, devrimci ve sol birikimine yaslanan bir girişim değil, esas olarak Kürt ulusal hareketinin ihtiyaçlarına göre şekillenmiş bir çatı partisidir."
Merdan Yanardağ’ın şuan genel yayın yönetmeni olduğu TELE1 televizyonuyla ilgili de spekülasyonlar bir türlü dinmiyor. Zaman zaman gündeme gelen bu spekülasyonları ortaya atanlar da ne gariptir ki, Yanardağ’ın bir zamanlar iş yaptığı dava arkadaşları. Örneğin, Yurt gazetesi sahibi CHP’li Durdu Özbolat Yanardağ’ın TELE1’i kendisinden çaldığı paralarla ve FETÖcü Akın İpek'ten aldıklarıyla kurduğuyla ilgili üstü açık bir imada bulunmuştu. Daha sonra Yurt gazetesinden verilen açıklamalardan da görülüyor ki, Merdan Yanardağ’ın genel yayın yönetmeni olduğu ABC gazetesi ve Barış TV televizyonu 15 Temmuz’dan hemen sonra kapatılmıştı. Yurt gazetesinden verilen demeçte haklı olarak ABC gazetesinin ve Tele1 televizyonunun 17 Haziran 2020'de kapatıldıktan sonra nasıl açıldığı soruluyor.
Hemen hemen her dakika ülkede kaos ve anarşinin çığırtkanlığını yapan, hatta 1915 olaylarını soykırım olarak nitelendiren Biden yönetiminin bu hareketini Ankara’nın güçsüzlüğü olarak kabul ederek zil takıp oynayan, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin, terör sevici HDP'nin kapatılması istemiyle Anayasa Mahkemesi'nde dava açmasından rahatsız olan ve bu rahatsızlığını AK Parti’ye saldırarak dile getiren Merdan Yanardağ bundan iki sene öne yayınlandığı sokak röportajı videosu aracılığıyla Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı 'vatan haini' olarak gösterme alçaklığına bile girişmişti.
Merdan Yanardağ’ın İngiliz gazetesi Financial Times’in 24 saate kadar havada kalabilen birçok hava savunma sisteminin menzili dışında, yaklaşık 6 bin metrede görev yaptığını kaydettiği, ABD'nin önde gelen haber kanallarından CNN International’in, Ukrayna direnişinin sembolüne dönüştüğünden bahsettiği, Bulgarian Military isimli askeri sitenin ‘‘geleceğin savaş konseptine yön verecek" dediği Ukrayna, Azerbaycan, Polonya, Kazakistan, Kırgızistan, Türkmenistan ve hatta Katar gibi ülkelere ihraç edilen, daha nice ülkelerin ilgi duyduğu Türk SİHA'larını oyuncak diye nitelendirmesine gelinceyse, bu kadar rahat iftira atan, Türkiye’de yaşanan bunca güzel gelişmeleri görmezden gelmesini bilen birisi için bu demeci pek te şaşırtıcı bulmadık. Tamamen asılsız olan bu iddiların doğru olmadığını, tamamen iftiradan ibaret olduğunu zaten dünya basını da doğruluyor.
Ama Merdan Yanardağ’ın PKK seviciliğiyle beraber aynı zamanda İran seviciliğine değinmek istiyoruz ki, Faktyoxla Lab. okurları neden Yanardağ’ın konuşmalarının İrancı gruplarca ısıtılıp kamuoyuna servis edildiğini anlasınlar. Merdan Yanardağ’ın İran aşığı olması artık Türkiye’de hiçkimse için sır değil. İran’da gerici rejime karşı çıkan 300’e yakın genci tarayan, vinçte adam asılmasının mucidi olan, yüzbinlerce çocuğun mezhebi kendisinden farklı diye milislerine vahşice öldürten Kasım Süleymani’den övgülerle bahseden bu adam, “YPG Seküler bir örgüttür.” demiş, genel yayın yönetmeni olduğu Tele1 televizyonunda İran Devrim Muhafızları Komutanı Kasım Süleymani’nin doğduğu şehirden, yani Kirman’dan canlı yayın yapmıştı.
Onun İran hakkında canlı yayından söylediği övgü dolu sözler İran basınının gündemine oturmuş, İran devletinin propoganda araçlarından olan Kavoshmedia Yanardağ’ın söylediklerini Twiter hesabı aracılığıyla şöyle duyurmuştu: Türk uzmanın İran'ı kapsamlı savunması:Asil ve köklü bir ülkenin yanındasınız, cevaplarını bekleyin...!İran sahte bir emirlik değil ve ülkeyi bizim gibi satmadı!’’
2003 yılında yazdığı bir yazıda ‘‘Kuzeyde, Azerbaycan Cumhuriyeti’nde üslenen Amerikan ajanları, buradan İran’a karşı büyük bir provokasyonun hazırlıklarını yürütüyor.’’ diyecek kadar ileri giden, sırf İran’ın hoşuna gitsin diye Azerbaycan’a iftira atmaktan dahi çekinmeyen Tele1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ ortağı Prof. Dr. Emre Kongar’la beraber sunduğu 18 DAKİKA programında Kasım Süleymani’nin ölümüne sevinenlerin altını kazıyınca mutlaka altından siyonis yıldızı ve ya Hıristiyan haçı çıkacağını belirtiyor ve Türkiye’de şimdilerde oynadığı demokrat ve ulusalcı kimliği unutarak mezhebci kimliğe bürünüyor. Peki, nerde demokrasi, nerde insan hakları, nerde inançlara saygı?! Ekşisözlük sitesinin yazarı Yavuz Korhan Türk hemen aynı soruyu soruyor Yanardağ’a… Merdan Yanardağsa hızını hiç kesmiyor, yine Kasım Süleymani, yine onun ölümü ve hakkında yine ağıtlar yakılan bir kahraman. Başlıksa aynen şu şekilde: ‘‘Merkel’e yönelik Süleymani soruşturmasına izin yok’’.
Ama Yanardağ kendi twitter hesabından bu haberi nasıl veriyor, biliyor musunuz? Attığı tweete dikkat edin bay Yanardağ’ın: Katil ABD, NATO ve elbette Alman devletidir… Yine, düşünceleri manipüle etme bu işin çabası…
İşte, Yanardağ’ın hazırladığı gerçekdışı, spekülasyon dolu haberleri ve mezhepçilik, İran hayranlığı, aynı zamanda Türk düşmanlığı, PKK sempatizanlığı kokan twitleri sayesinde bölgedeki Türkiye aleyhinde algı oluşturmak isteyen İran yanlısı güçler hiç yorulmadan bu isteklerine ulaşabiliyorlar.